Kayıtlar

Tekrar Yazmaya Devam Ediyoruz

 Tekrar Dönüyoruz  Uzun bir aradan sonra tekrar bloğa yazmaya devam ediyoruz. Neden yazmıyorduk: 1- biliyorsunuz ki LGS (Lise giriş sınavı)'na çalışıyoruz 2- aramızda iletişim kopukluğu olduğu için makale yazamıyorduk 3-blogger bizim için sıkıntı çıkarıyordu (tema yapma grup yönetimi vb.) ama geri döndük ve yazmaya devam ediyoruz...                                                                                                                                          Yağız Ege Ubuz
Maske takmak virüsten korur mu?” sorusu cevaplandı   7  “ Maske takmak virüsten korur mu? ” sorusu günümüzde en çok konuşulan durumlardan biri haline geldi. Corona virüs nedeniyle birçok ülkede maske takma zorunluluğu var. Buna Türkiye de dahil.  Merak edilen soruya cevap ise Hong Kong Üniversitesi’nde görevli uzmanlar tarafından geldi. Fareler üzerinde yapılan deneylerin sonuçları açıkladı. Açıklama maske kullanımı için sevindirici oldu. Maske takmak virüsten korur mu? Hong Kong Üniversitesi ‘nde yapılan deneyler sonucunda maskenin virüse karşı koruyuculuğu ispatlanmış oldu. Fareler üzerinde yapılan deneylerde, sağlıklı ve corona virüs taşıyan farelerin kafesleri yan yana koyuldu. Kafesler arasına ise cerrahi maske yerleştirildi. Bununla birlikte hasta farelerin kafesinden sağlıklı farelerin kafesine hava akışı sağlandı. Deneyin sonucunda maske kullanımının yüzde 60 oranında virüsü kapma oranını azalttığı ortaya çıktı.
Dünya’ya en yakın kara delik: Alışılmadık bir şey! 4  Kara delik kavramı geçen yıl ilk fotoğrafının çekilmesiyle birlikte daha da görünür bir hale geldi. Uzayda gerçekleşen gelişmeler her zaman dikkat çekmiştir. İnsanlığın büyük bir kısmının bilmediği bu karanlık boşluk hakkında ulaşılan her bilgi de ister istemez heyecanlandırmaya yetiyor. Yeni yayımlanan  göre Dünya’ya en yakın kara delik keşfedildi. Oldukça alışılmadık bir olay ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyen bilim insanları bunu teleskop olmadan gece gökyüzünde tespit edilebileceğini bile söylüyor. Dünya’ya en yakın kara delik Güneş’in dört katı büyüklüğünde Bilim insanlarının yayımladığı yeni bir makale ile ortaya çıkan alışılmadık olay, La Silla Gözlemevi tarafından 1000 ışık yılı uzağımızda keşfedilen kara deliğin etrafında çıplak gözle de görülebilen iki yıldız döndüğünü de gösteriyor. Uzayın en gizemlisi olan kara delikler hakkında yıllardır çalışmalar yapılıyor. Gezegenimize en yakın kara deliğin k
Bursluluk Sınavı Tarihi Yine Değişti:     Bursluluk sınavı normalde 25 Nisan 2020 saat 10.00 günü girilecekti ama sonra virüs nedeni ile 6 Haziran 2020 tarihinde yapılacaktı ama dün açıklama yapan Ziya Selçuk sınav 5 Eylül 2020 tarihine erteledi  Baran Özsay
Resim
Bilim insanları yaşanamayacak ülkeleri açıkladı Dünya Corona virüs ile uğraşıyorken, Amerikalı ve İngiliz bilim insanları, dünyanın interaktif haritasını çıkardı. Isı ve nem kombinasyonlarının işlendiği haritada, dünyada çok yakında yaşanamayacak ülkeler açıklandı. Bilim insanlarının çıkardığı  interaktif harita  ile her bölgenin ortalama hava sıcaklığına göre insan vücudunun maruz kaldığı iklim yükünü yansıtan veriler toplandı. Sonuçları Science Advances dergisinde yayınlanan çalışmaya göre dünyada daha şimdiden yaşanması mümkün olmayan onlarca bölge bulunuyor. Küresel iklim değişikliği ile ilgili birçok bilimsel yayında, insan yaşamının fizyolojik sınırlarını aşan ölümcül yüksek ısı ve nem kombinasyonlarının altı çiziliyor. Bu denklemin çok yakında dünyanın bazı tropikal ve subtropikal bölgelerinde yaşamayı imkansız hale getireceği belirtiliyor. Columbia Üniversitesi   Dünya Enstitüsü  ve  Loughborough Üniversitesi ‘nde görevli bilim insanları, toplu göçler ve ülke e

Türkiye'ye ilk covid-19 nereden geldi?

Türkiye Corona virüs ile mücadeleye tüm hızıyla devam ederken, son günlerde vefat sayılarının düşmesi sevindiriyor. Yapılan araştırmalar sonucunda Türkiye’deki ilk Corona virüs vakasının kaynağı tespit edildi ve yurt dışı kaynaklı ilk vakaya dair sonuç, nihayet gen haritası ile ortaya çıktı. Türkiye’deki ilk corona virüs vakası nereden geldi? Bildiğiniz gibi Türkiye  Corona virüsü  salgınına yönelik ilk önlemleriyle Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında dikkat çeken adımlar atmıştı. Türkiye’deki ilk Corona virüsü vakası hakkında da araştırmalar yapılıyordu. Yurt dışı kaynaklı olduğu emin olunan bu ilk vakanın yakın zamanda hangi ülkeden geldiği anlaşıldı. Türk bilim insanlarının 30’dan fazla virüs genomundan alınan örneklerle hazırladığı gen haritasına göre, İstanbul’daki vakaların büyük çoğunluğunun Avrupa kaynaklı olduğu sonucuna ulaşıldı. Genomdaki dizilimler dikkate alındığında ise Türkiye’deki ilk Corona virüs vakasının kaynağı ABD oldu. Bunun yanında ikinci vakanın Avustralya
KORONA VİRÜS NEDİR?   Corona (Korona) virüsü hayvanlar arasında yaygın olan büyük bir virüs grubudur. Nadir durumlarda, bilim insanlarının zoonotik olarak adlandırdığı durumdur, yani hayvanlardan insanlara bulaşabilirler. Coronavirus’lar (Cov), soğuk algınlığından Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS – CoV) ve Ağır Akut Solunum Sendromu (Severe Acute Respiratory Syndrome, SARS-CoV) gibi daha ciddi hastalıklara neden olan bir virüs ailesidir. Yapılan kapsamlı araştırmalar sonucunda, SARS-CoV’un misk kedilerinden, MERS-CoV’un ise tek hörgüçlü develerden insanlara bulaştığı ortaya çıkmıştır. Henüz insanlara bulaşmamış olan ancak hayvanlarda saptanan birçok coronavirüs (koronavirüs) mevcuttur. Coronavirus’ların insanlarda dolaşımda olan alt tipleri (HCoV-229E, HCoV-OC43, HCoV-NL63 ve HKU1-CoV) çoğunlukla soğuk algınlığına sebep olan virüslerdir. SARS-CoV, 21. Yüzyılın ilk uluslararası sağlık acil durumu olarak 2003 yılında, daha önceden bilinmeyen bir virüs halinde ortaya çıkmış olup yüzler
1.Mehmet  Osmanlı Ankara savaşında bozguna uğradıktan sonra devlet fetret devrine girdi şehzade Mehmet 4 kardeşi ile girdiği taht kavgasından sonra padişah olmuştu bu yüzden Osmanlı nın ikinci padişahı olarak kabul edildi bu dönemde Venediklerle ilk deniz savaşı yapıldı ancak Osmanlı donanması daha gelişmediği için bu savaşta Osmanlı bozguna uğratıldı.Bu dönemde büyük bir isyan olan düzmece Mustafa isyanı zor bela püskürtüldü.Eğer istediğiniz bir konu varsa yorumlara yazabilirsiniz Baran Özsay 7/A
1.Beyazıt: 1360 yılında dünyaya gelen yıldırım Beyazıt Edirne'de dünyaya geldi yıldırım Beyazıt çevikliği,hızlı at sürmesi gibi özelliklerinden yıldırım lakabını aldı Beyazıt Konstantinapol (Roma dönemindeki istanbul) şehrini ilk kuşatan sultan dır hatta Konstantinapol şehrini 4 defa kuşattı ancak haçlılar,Timur gibi nedenlerden kuşatmalar iptal olmuştur Timur'mu dedim Timur Beyazıt ile birbirlerine alaycı,aşağılayıcı mektuplar yazarlarıdı 1402 yılında 2 sultan savaşmışlardır osmanlı bu savaşı kaybederek 11 yıllık fetret devrine girdi Baran Özsay
1.MURAT: Sultan Murat benim şahsen en sevdiğim 2.padişahtır Osmanlı'da 3.padişahı dır sultan Murat neden mi seviliyor Osmanlı Devletinin geliştiren bir sürü reformu sultan murat gerçekleştirdi sultan Murat Osmanlı devletinde sultan lakabı nı ilk kullanan sultandır hatta 1453 yılına kadar osmanlı ya başkent olan Edirne şehrini fethi etti         hatta Edirne'den gelen kölel er ile bilin ne yaptı yeniÇeri ocağın kurdu.                  Baran ÖZSAY
ORHAN BEY: Orhan bey 1281 yılın da Söğüt'te doğdu Osmanlı Devletinin ikinci hükümdarıdır babasının hayali olan Bursa şehrini alıp Osman Gazi'nin mezarını Bursa'ya getirmiştir Orhan bey divan teşkilatı,yaya ve müsellem olarak düzenli birliklere geçen osmanlı padişahı dır ve Orhan Gazi ilk gümüş parayı bastırmıştır . Baran Özsay
OSMANLI TARİHİ Osmanlı 1299-1922 yılları arasında 3 kıta 7 iklimden oluşan tarihin en kuvvetli imp. biriydi 36 birbirinden yetenekli padişah bulunuyordu Osmanlı Devletinin en fazla tahta kalan padişahı 46 yıl ile doğuda adaleti batıda fetihleri ile kanuni sultan süleyman dı ilk padişahı osman gazı idi her insanın bir isteği vardır osman gazı nin isteği Bursa'yı almaktı kuşatmayı başlattı ancak sonunu göremedi...

100. Makale Özel

Daha Önce 50. Makale Özel Adlı Bir Paylaşım Yapmıştık Bu Sefer 100. Makale'yi Yayınlıyoruz.Yine Sizler Sayesinde Buradayız Ve Sizlere Çok Teşekkür Ederiz. Patronlar: Baran ÖZSAY Yağız Ege UBUZ Elemanlar: Salih Ege Çınar Aslıhan Koşar Muhammed Efe Polat Hamza Mert Güneş Mete Arslanbüke Berathan Dolmuş

DNA’nın Keşfinden Bugüne

Resim
DNA’nın Keşfinden Bugüne Hücrelerimizde genetik bilgiyi taşıyan molekül olan DNA’nın keşfinden bu zamana kadar hayli yol alındı. Bu yıl 66.’sı kutlanan 25 Nisan DNA Günü’nde, 1860’lardan bugüne kadar genler üzerinde yapılan araştırmalara ve bu alanda yürütülen büyük projelere göz atmaya ne dersiniz?  1860’ların sonunda İsviçreli doktor Friedrich Miescher hücrelerin kimyasal yapısını ve işlevlerini anlayabilmek için araştırmalar yapıyordu. Araştırmalarında beyaz kan hücrelerini kullanmaya karar verdi. Kullanılmış sargı bezlerindeki iltihap sıvısından beyaz kan hücrelerini ayrıştırmaya çalıştı. Friedrich Miescher ilk olarak hücredeki proteinleri inceledi. Ancak deneyleri sırasında özellikleri proteinlerle tam olarak uyuşmayan bir madde keşfetti. Bu maddeye, hücre çekirdeğinin içinde bulunduğu için, nüklein (çekirdek özü) adını verdi. Asit özelliği gösterdiği belirlenen bu madde daha sonra “nükleik asit” ve nihayetinde "deoksiribonükleik asit" (DNA) olara

Kübit Türleri

Resim
Kübit Türleri Bir önceki yazımızda  kuantum bilgisayarlardan bahsetmiştik. Bu yazımızda ise kuatum bilgisayarlarda bilginin kodlandığı ve işlendiği temel birimler olan kübitlere değineceğiz. Bugüne kadar kübitlerle ilgili çok sayıda çalışma yapıldı. Günümüzde de kübit işlevi görebilecek sistemlerle ilgili yeni fikirler ortaya atılıyor, araştırmalar yapılıyor. Kuantum mekaniği ilkelerine uyan, iki seviyeli herhangi bir sistemin kübit olarak kullanılması mümkündür. Örneğin  elektronların spinleri , iki seviyeli sistemlerin bir örneğidir. Bir elektronun belirli bir yöndeki spinini belirlemek için bir ölçüm yapıldığını düşünelim. Sonuç olarak spinin ya ölçüm yapılan yönle aynı yönde olduğu ya da ters yönde olduğu bulunur. Bu iki ihtimal klasik bilgisayarlardaki bitlerin alabileceği iki değere (0 ve 1) karşılık gelir. Ancak bir elektronun belirli bir andaki spini sadece bu iki yönde değil başka herhangi bir yönde de olabilir. Dolayısıyla bir elektronun spini sadece

Kas Dokusu Benzeri, Işığa Tepki Veren Malzeme

Resim
Kas Dokusu Benzeri, Işığa Tepki Veren Malzeme Bir grup araştırmacı, üzerine ışık tutulduğunda kasılan bir tür polimer (tekrar eden birimlerden oluşan zincir biçimli uzun molekül) geliştirdi. Ağırlıkları kaldırmayı başarabilen malzemeden yapay kas üretiminde yararlanılabilir. Violojen olarak adlandırılan moleküller elektron almaları ya da vermeleri durumunda renk değiştirirler. Araştırma ekibinin lideri Dr. Jonathan Barnes, bu moleküllerin birbirine bağlanması durumunda, farklı moleküllerin elektron alışverişi yapan kısımları arasında gerçekleşen etkileşimler sebebiyle, kasılıp esneyeceklerini düşünmüş. Daha sonra bu düşüncesini sınamak için yapısında violojenler olan polimerler üretmiş. Işığa maruz kaldığında violojenlere elektron aktaran bir molekül yardımıyla uyarılan polimerler tahmin edildiği gibi büzülüyor. Araştırmacılar ürettikleri polimeri bir hidrojelin içine katmışlar. Jelin üzerine ışık tutulduğunda malzeme büzüşüyor ve hacmi başlangıçtaki hacmin

Sadece Kanserli Hücreleri Öldüren Yöntem

Resim
Sadece Kanserli Hücreleri Öldüren Yöntem Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesinde çalışan bir grup araştırmacı, sağlıklı hücrelere zarar vermeden kanserli hücreleri öldürmeye imkân veren bir yöntem geliştirdi. Dr. Hokyung K. Chung ve arkadaşlarının Prof. Dr. Michael Z. Lin önderliğinde yaptığı araştırmanın sonuçları  Science ’ta yayımlandı. Hücre zarlarında hücreye büyümesini “söyleyen” dış sinyalleri algılayan proteinler bulunur. Sağlıklı hücreler, gelişim ya da iyileşme sırasında bu proteinler aracılığıyla algıladığı sinyallere tepki vererek büyür. Algılayıcı proteinlerin sürekli aktif olması durumundaysa hücreler kontrolsüz bir biçimde büyümeye başlar ve kanser ortaya çıkar. Günümüzde kanser tedavisi için kullanılan yöntemler sağlıklı hücrelerle kanserli hücreleri birbirinden ayırt edemediği için tedavi sırasında ölümcül yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Araştırmacılar sağlıklı hücrelere zarar vermeden kanserli hücreleri öldürebilmek için hatalı büyüme siny

Minecraft Neden En Çok Oynanan Oyunlardan Biri?

Minecraft... Neden bu kadar sürükleyici? Neden bir kez oynayınca bir kez daha oynayasın geliyor? Çünkü Minecraft'ın kendine has sürükleyici bir tarzı var.Oyun yaratıcılığı ile ön plana çıkıyor.

Üç Boyutlu Yazıcı ile Dünya Dışı Yaşam Alanı Üretme Yarışması

Resim
Üç Boyutlu Yazıcı ile Dünya Dışı Yaşam Alanı Üretme Yarışması Kaynak:  NASA/Emmett Given Günlük hayatta karşılaştığımız pek çok soruna çözümler sunan üç boyutlu yazıcı teknolojisi artık dünya dışında yaşam alanları oluşturma araştırmalarını kolaylaştıracak adımlar atılmasına yardımcı oluyor. ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından 2015’te başlatılan üç boyutlu yazıcı ile yaşam alanı üretme  yarışmasının  son aşaması geçtiğimiz günlerde sonuçlandı. Yarışma tasarım, malzeme geliştirme ve üretim olmak üzere üç aşamada düzenlendi. Yarışmanın son aşamasına kalan iki takımdan tasarladıkları yaşam alanlarını, Ay ve Mars yüzeyindeki kayaçlara benzer materyaller ve geri dönüştürülmüş malzemeler kullanarak gerçek boyutlarının üçte biri ölçeğinde üretmeleri istendi. Yarışmada takımların geliştirdikleri yaşam ortamlarının yapım aşamalarını robot üretim teknikleri kullanarak uzaktan tamamlamaları gerekiyordu. AI Space Factory Üç boyutlu yazıcı kullan

Geri Dönüşüm Robotu: RoCycle

Resim
Geri Dönüşüm Robotu: RoCycle Atıkların sebep olduğu kirlilik günümüzün en önemli çevre sorunlarından biri. Bu nedenle araştırmacılar doğaya zarar veren atıkların yeniden kullanılabilmesi üzerine çalışmalar yapıyor. Her yıl milyonlarca atık geri dönüştürülmek amacıyla insan gücüyle ayrıştırılsa da artık bu işi otonom olarak yapabilecek robotlar geliştiriliyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Bilgisayar Bilimi ve Yapay Zekâ Laboratuvarı’ndan bir grup araştırmacı, atıkları geri dönüştürmeye uygun hale getirmek için cinsine göre ayrıştırabilen bir robot geliştirdi. RoCycle adı verilen robotun parmak uçlarında dokunmaya duyarlı sensörler yer alıyor. Bu sensörler robotun dokunduğu atığın boyutunu ve katılığını algılamasını sağlıyor. Durağan haldeki cisimleri %85 oranında doğru tahmin edebilen robot, taşıyıcı kayış üzerinde hareket eden cisimleri %63 oranında doğru ayrıştırabiliyor. MIT CSAIL  - Robot kâğıt, metal ve plastik gibi çeşitli atıkları başarıyla ayrı

Kızılötesi Işığı Görebilen Fareler

Resim
Kızılötesi Işığı Görebilen Fareler Uluslararası bir araştırma grubu, farelerin gözlerine nanoparçacıklar (boyutları metrenin milyarda biri ölçeğinde olan parçacıklar) enjekte ederek kızılötesi ışığı algılamalarını sağladı. Çalışma ile ilgili makale Dr. Yuqian Ma ve arkadaşları tarafından  Cell ’de yayımlandı. Retinada (insanların gözlerindeki ağ tabaka) ışığa duyarlı pigmentler vardır. Bu pigmentler göze giren ışığı soğurduklarında sinir hücreleri aracılığıyla beynin görme merkezine sinyaller gönderilir. İnsanlarda renk algısını sağlayan üç ayrı pigment ve özellikle loş ışıkta siyah ile beyazı algılamaya yardımcı olan bir pigment vardır. Görme algısı farklı türler arasında farklılık gösterir. Örneğin farelerde sadece iki renk pigmenti ve bir loş ışık pigmenti bulunur. Geçmişte farelere, üçüncü renk pigmenti için genler enjekte edilerek insanlara benzer bir görme algısına sahip olmalarının sağlandığı çalışmalar yapılmıştı. Ne insanlar ne fareler ne de başka m

Oobleck: Sıvı mı Yoksa Katı mı?

Resim
Oobleck: Sıvı mı Yoksa Katı mı? Bataklıklardan çıkmanın neden zor olduğunu hiç  düşündünüz mü ? Bataklıkların içinde hareket etmek zordur. İçinde hareket ettikçe daha çok batarsınız. Dolayısıyla ne sıvı ne de katı oldukları söylenebilir. Deneyler köşesinin yeni etkinliğinde, nişasta ve su kullanarak hazırladığımız  oobleck  ile üzerine kuvvet uygulandığında akışkanlığı değişen yani bazen sıvı bazen de katı gibi davranan maddelerin özelliklerini inceliyoruz. Bilmekte Fayda Var? Viskozite akışkanların akmaya karşı gösterdiği direnç olarak tanımlanabilir. Hareket yasaları ile bildiğimiz Isaac Newton akışkanların viskozitesinin sıcaklığa bağlı olarak değiştiğini gözlemlemişti. Viskozitesi sadece sıcaklıkla değişen akışkanlar Newton tipi akışkan olarak isimlendiriliyor. Ancak bazı akışkanların viskozitesini başka faktörler (örneğin çalkalama, üzerine uygulanan kuvvet) etkileyebiliyor. Bu tür akışkanlar ise Newton tipi olmayan akışkanlar olarak isimlendirilir.