Uzay, hala belli noktalarda gizemini korurken, bilim insanları ise bu gizemleri çözmeye çalışıyorlar. Uzayın ilgi çeken yapılarından biri olan ‘Spiral Galaksi’ konusunu sizler için inceledik.
Uzay, hala belli
noktalarda gizemini korurken, bilim insanları ise bu gizemleri çözmeye
çalışıyorlar. Uzayın ilgi çeken yapılarından biri olan ‘Spiral Galaksi’
konusunu sizler için inceledik.
Spiral galaksiler,
göze hoş gelen, sıcak genç yıldızların oluşturduğu yıldız ve gaz
kümeleridir. Bilim insanlarının bugüne kadar keşfettikleri galaksilerin çoğunun
şekli de spiraldir. İçinde bulunduğumuz Samanyolu da bu galaksilere bir
örnektir.
Çoğu spiral
galaksi, dönen bir yıldız diski ile çevrelenmiş bir çıkıntı içerir. Merkezdeki
çıkıntılar genellikle daha yaşlı ve sönük yıldızlardan oluşur, hatta
çıkıntıların süper kütleli kara delikler içerdiği düşünülüyor. Samanyolu
Galaksisi gibi, galaksilerin 3’te 2’si, merkezlerine doğru uzanan bir bar
yapısı da içerir.
Çıkıntılar
etrafında dönen yıldızlar, galaksiyi çevreleyen kollara ayrılır. Bu spiral
kollar, yüksek miktarda gaz ve sönmeden önce parlak biçimde parlayan genç
yıldızlar içerir. Bilim insanlarına göre, oluşan bu kollar, dıştaki diskten
geçen yoğunluk dalgalarının bir sonucu. Galaksilerin birbirleriyle
karşılaşmaları sonucunda, küçük galaksinin kütlesinin, büyük galaksinin
yapısını etkilemesinden dolayı yoğunluk dalgaları oluşabileceği fikri kabul
görüyor.
Spiral
Galaksilerin, spiraller büyüdükçe eliptik galaksilere dönüştüğü
düşünülmektedir. Fakat eliptik galaksilerin eski yıldızlardan oluştuğu ve
ortaya çıkmasının zor olduğu fikirleri çok net değil.
Bilinen en büyük
hacimli spiral galaksi, 522 bin ışık yılı uzağımızda, bir spiral kolu
bulunan NGC 6872’dir. Bu galaksi, Samanyolu’nun neredeyse 5 katı
büyüklüğündedir. 2017 yılında keşfedilen, 11 milyar yıllık eski bir spiral
galaksi olan A1689B11’un, bilim insanlarına spiral galaksilerin değişim süreci
hakkında bilgi sağlaması bekleniyor.
Yağız Ege UBUZ
6/G
Yorumlar
Yorum Gönder